Dünya Outdoor basınında da kendinden bahsettiren bu doğa parkında fanteziler gerçeğe dönüşüyor… Umarız bu proje gerçek olur.
Çimle ve çiçeklerle kaplı geniş bir arazi, kilometrelerce uzanan yollar, saklı heykel bahçeleri ve sudan yapılma büyük bir oda, Istanbul halkını Parkorman’ın yeşil dünyasının derinliklerine çekecek.
New York’taki ünlü Central Park’ın bir benzeri olacak, “Merkez Park”ın tasarımcıları, Türkiye’de daha çok insanı outdoora itmenin anahtarının onları böyle bir park ile tanıştırmak sureti ile olduğuna inanıyor.
İlk olarak 2013’te tasarlanan ve bu bahar nefes kesen sunumları yayınlanan Parkorman, şehir sakinlerine vahşi doğayı daha az rahatsız edici ve daha ulaşılabilir bir yer haline getirmeyi amaçlıyor. Tamamlandığında yaklaşık 1,5 milyon m2 ağaçlık ve düz araziyi kapsayacak ve insanların doğaya tekrar âşık olacağı ağaçlı yollarla süslenecek.
Parkorman: İstanbul’un Central Park’ı
Parkorman Türkiye’nin en büyük şehrinin yaklaşık 10 km kuzeyine konumlandırılacak ve İstanbul’un en büyük merkez parkı olacak. Ama parkın asıl cazibesi büyüklüğü değil.
Parkın içinde ilk önce davetkâr sonra git gide daha egzotik olacak 5 farklı bölge konumlandırılıyor.
Ziyaretçiler The Plaza’dan parka girecek. Burada şehirde bulunan birçok yeşil alana benzer geniş bir giriş kısmı var. Düz olmayan yollar merak uyandırıyor ve insanı parkın daha da içlerine doğru gitmeye itiyor. Bu yollar aynı zamanda bir öncekinden farklı, eşsiz ziyaretlere olanak sağlıyor.
İnsanlar ağaçlık alanın içlerine ilerledikçe The Loop’a (Döngü’ye) yaklaşıyor. The Loop’ta hamaklar ve salıncaklar ağaçlardan salınmış. Tasarımcılar bu alanın ziyaretçiler arasında iletişim ve aktivite kurulmasını sağlayacağını umuyor.
The Loop’a komşu olarak, ağaçların içinde daha da tuhaf kısım The Pool (Havuz) çarpıyor göze. Çocuklar ve büyükler için oyun alanlarına ek olarak The Pool’da devasa bir top havuzu da olacak.
Eğer tüm bunlar çok garip geliyorsa, The Chords (Akortlar)’a doğru yürüyüş yapabilir, koşabilir veya bisiklet sürebilirsiniz. Burası Dror ( tasarımı yapan mimari firma ) mimarlarına göre yansıma alanı. Yüksek yürüme yollarından yukarı doğru çıkılıyor ve ağaçların etrafında dönülüyor. Parkorman projesi için belediyenin taleplerinden biri de hiçbir ağacın kesilmeyeceği ve yer değiştirmeyeceği konusu.
Yolların arasında asılmış güvenlik ağlarında insanlar ister yürüyebilecek ister uzanabilecek.
Buradan ayrılmaya hazırsanız, “maze-like trail” (labirentimsi yol) ‘in derinliklerine doğru yürüyüşe başlayın, birçok heykelin yanından geçin ve dev bir ev-boyutunda su yağmuruna rastlayana kadar devam edin.
Berraklık Çeşmesi
Evet, ormanın içinde Parkorman’ın en yüksek noktası Berraklık Çeşmesi karşınızda.
Dror’un web-sitesinde yazana göre, bu heybetli insan yapımı su kübü, suyu çok yüksekten akıtarak elde edilen 4 adet duvara ve 2 su perdesi gibi ortadan ikiye bölünüp açılarak insanları içine girmesine olanak sağlayan hidrolik bir pistona sahip. Çatısı yok ve bu sudan odanın içerisinde ne gördüğünü asla kimseye anlatmamalısın!
Tamam, şaka bir yana, kabul edelim ki bu son dediğimiz resmi bir bildiri değil, biz yazıya ek yaptık : )
Ne zaman biteceğine dair henüz bir söz verilmedi ama Dror tüm yetkili birimlerden devam etmek için onay alındığını ve projenin şuan imarda beklediğini söyledi.
Eğer bu proje gerçekleşirse sonunda Türkiye’nin tüm dünyayı konuşturacak bir doğa parkı olacak gibi gözüküyor!